2. Hukuk Dairesi 1990/46 E., 1990/1689 K.
MAHFUZ HİSSE
ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA AKDİ
TENKİS
“İçtihat Metni”
T.C.
Y A R G I T A Y
2.HUKUK DAİRESİ
SAYI
Esas Karar
90/46 90/1689
Özet:Ölünceye kadar bakma aktinin yapılış anında bakıma ihtiyaç
olmaması aktin muvazaa olduğunu göstermez.
Temyiz eden:Davalılar
Ayşe ile Bilgin arasındaki tenkis davasının yapılan
muhakemesi sonunda verilen hüküm davalılar tarafından temyiz
edilmekle, evrak
okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Medeni Kanunun 507. maddesinde murisin hangi tasarrufları hakkında
tenkis istenebileceği açıklanmıştır. Bu maddenin 4.fıkrasındaki
şartlar,
kesin bir biçimde ispatlanmadıkça murisin yaptığı ölünceye kadar
bakma
akitleri ıvazlı tasarruflardan olup tenkis istenemez. Ölünceye kadar
bakma
akti niteliği itibariyle güvence sağlayan bir akittir. Bakıp gözetme
borcunun
vüsatı ne aktin başında ne de devamı sırasında belli olmayıp, bakım
alacaklısının hayatı boyunca oluşacak şartlar tayin eder. Esasen
ölünceye
kadar bakma aktini hizmet akdinten ayıran unsurda bu yöndür.
Borçlar Kanunun 511. maddesi bakım alacaklısı yönünden gerçek kişi
olması dışında özel bir nitelik öngörmemiştir. Bakım alacaklısının
akit
anında özel bakıma muhtaç durumda olmasını aramak kanunda bulunmayan
bir
unsuru ilave etmek olur. Aksi kararlaştırılmadıkça aktin, bakım
alacaklısına
sağladığı menfaatler sosyal duruma uyğun ikamet, beslenme ve
giydirme, görüp
gözetme ihtiyaçlarının karşılanmasıdır (B.K.514). Bu ihtiyaçların
karşılanmasını sağlıyacak maddi desteğin ne olacağını önceden
kestirmek
mümkün olamaz. Hayatın idamesi için gerekli askari şartları
sağlayacak
nafakaya borçlu olabilecek kimse ile ölünceye kadar bakma akti
yapmayı
engelleyen kanunda bir hüküm yoktur.
Kaldıki bu aktin hedefi nafaka veya ahlaki görevler kadar bir maddi
destek elde etmek değil tarafların bilmhassa bakım alacaklısının
sosyal
durumuna uyğun bir bakım elde etmektir. Bu sebeplerle mirascı
olabilecek
kimselerle yapılmış olan ölünceye kadar bakma aktinin in’ikadı
sırasında özel
bakıma muhtaç bulunmamak, bu aktin mahfuz hisse kural larının
bertaraf
maksadına matuf olduğunu kabule yeterli değildir. Söz leşmenin
mahfuz hisse
kurallarını bertarafa yönelik olduğu hakkında başkaca bir delil
yokken
tenkise karar verilmesi,
Doğru bulunmamıştır.
SONUÇ:Davalı Bilgin ‘in temyiz itirazının bu sebeple kabulü ile
hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin şimdilik
incelenmesine
yer olmadığına 8.2.l990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
|