|
Yargı Kararı Arama Motoru
|
|
|
|
|
||||||||||||
|
||||||||||||
YÜKÜMLÜNÜN İNCELEME ELEMANINA VERDİĞİ İFADE VE BEYANLARIN DOĞURACAĞI CEZAİ SORUMLULUKTAN KURTULMAK AMACIYLA EMNİYETTE VE CEZA MAHKEMESİNDE İFADENİN DEĞİŞTİRMESİ DOĞAL OLDUĞUNDAN, İNCELEME ELAMANINA VERDİĞİ İ- FADEYİ SAPTAYAN İNCELEME TUTANAĞINA DELİL OLARAK İTİBAR EDİLMESİ GEREK TİĞİ HK.< İnceleme raporu ile yükümlü tarafından müstahsilden alınan kabuklu fın dıkların tüccardan satın alınmış gibi gösterilmesi suretiyle fındıkla- rın teslimi sırasında tahsil edilen katma değer vergisinden alış fatu- ralarında gösterilen katma değer vergisinin indirilmesi sonucu noksan katma değer vergisi ödendiğinin saptanması üzerine yükümlü adına Mayıs 1985 dönemine ilişkin olarak salınan kaçakçılık cezalı katma değer ver gisini; incelemeyi yapan inceleme elemanınca yükümlünün defter ve bel- geleri üzerinde herhangi bir inceleme yapılmadığı, Defterdarlığa bağlı inceleme elemanlarınca yükümlü ve ilişkisi bulunan iki satıcı hakkında düzenlenen ifade tutanaklarının tarhiyata dayanak olduğu, incelemenin 213 sayılı Kanunun 139.maddesi uyarınca işyerinin bulunduğu yerde veya dairede yapılması gerektiği, Defterdarlığa bağlı inceleme elamanların- ca Kaynarca Mal müdürlüğü mükellefi Şevket Atay ile Akçakoca Vergi Dai resi Mükellefi Abdullah Köse'nin defter ve belgeleri incelenerek arala rında davacınında bulunduğu bazı kişilere gerçek hilafına fatura ver- diklerinin saptandığı, aynı inceleme elemanlarınca yükümlünün sorgula- ma sırasında yanında bulundurduğu defterinde kayıtlı tüm alış belgele- rinin dökümünün yapıldığı ve bunların gerçek hilafına düzenlendiğinin tesbit edildiği; davacının tüm fındık alışlarının müstahsilden yapıldı ğı halde tüccardan alınmış gibi gösterildiğinden bahisle matrah farkı saptanmışsa da, dava dilekçesinde sunulan listeye göre yıl içinde 29. 620.608 liralık fındık emtiasının müstahsil makbuzu karşılığı müstah- silden satın alındığının görüldüğü; sadece Şevket Atay ve Abdullah Kö- se adındaki tüccarlara ait faturaların gerçek olmadığına ilişkin ifade ler alındığı, diğer satıcılar nezdinde bir inceleme yapılmadığı, nite- kim mal satışı karşılığı fatura veren Kazım Köse, Orgun Akbaş, Mustafa Balcı'nın noter huzurunda verdikleri ifadelerde ötedenberi fındık tica reti ile uğraştıkları ve davacıya fındık sattıkları ve bedelini katma değer vergisi ile birlikte tahsil ettiklerini beyan ettikleri, bu du- rumda yükümlünün tüm fındık alışlarını müstahsilden yaptığı yolundaki ifadelerin inceleme elemanlarının subjektif kanaat ve yorumlarına da- yandığı, öte yandan davacının Enmiyet Müdürlüğünde verdiği ifadede Ab- dullah Köse'den 25.000.000 liralık fındık aldığını, ancak 50.000.000 liralık fatura düzenlendiğini, Şevket Atay'dan 130 ton fındık aldığı- nı, 160 tonluk fatura düzenlendiğini ifade ettiği, Şevket Atay'ın da Asliye Ceza Mahkemesinde 29.12.1986 tarihinde verdiği ifadesinde 1985 yılında yükümlüye 175.200 ton civarında fındık sattığını beyan ve ifa- de ettiği, anlatılan bu duruma göre, Abdullah Köse ve Şevket Atay'a ait faturaların tamamının sahte olduğunun söylenemeyeceği, bu iki kişi ye ait 130 ton ile 25.000.000 liralık fındık alımı dışındaki faturala- rın mal alınmasızın düzenlendiklerinin kabulü ile matrah farkının buna göre hesaplanması gerektiği ancak uyuşmazlık döneminde yükümlünün Şev- ket Atay ve Abdullah Köse'den herhangi bir alışı bulunmadığı gerekçesi ile kaldıran Trabzon Vergi Mahkemesinin 5.2.1987 gün ve 1987/47 sayılı kararının bozulması istenilmektedir. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 2365 sayılı Kanunla değişik 3.maddesi- nin (B) fıkrasında; vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, şu kadarki, vergiyi doğuran olay- la ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesinin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı hükmüne yer verilmiştir. Dosyada bulunan belgeler ile aynı yükümlüye ait Danıştay 3.Dairesinde bulunan E:1987/2066 sayılı dosyadaki belgelerin incelenmesinden, olay- da, Eski Samsun Cad. No:16/A-Beşikdüzü adresinde fındık alım satımı işinden dolayı ticari faaliyette bulunan davacının Emniyet Müdürlüğü Mali Polis Şubesi tarafından yapılan araştırma ve soruşturma sonucu yasal defter ve belgeleri ile birlikte Defterdarlık Kontrol Memurluğu- na götürülmesi üzerine, Kontrol Memurlarına verdiği ifadesinde; 1985 takvim yılında kabuklu fındık alışlarının genelde müstahsilden yapıldı ğını, ancak alım sırasında müstahsil makbuzu düzenlemediğini, müstah- sil makbuzu düzenlenmeden satın alınan fındıklardan %5 stopaj gelir vergisi ödememek ve bilahare defter kayıtlarını denkleştirmek için ken disine başvuran Kazım Köse, Şevket Atay, Mustafa Balcı, Orgun Akbaş, Abdullah Köse ve Yaşar Yalçın'dan gerçek hilafına düzenlenmiş fatura aldığını, fındık bedellerine ilişkin kesinlikle ödeme yapılmadığını, sadece fatura üzerinde yer alan katma değer vergisinin %50'sini kendi- lerine nakit olarak ödediğini, hiçbir baskı zorlama ve tesir altında kalmadan beyan ettiğini ifade etmiş ve düzenlenen tutanağı ihtirazı ka yıt koymadan imzalamıştır. Ayrıca, defter ve belgeleri ile birlikte Kontrol Memurluğuna götürülen Abdullah Köse ve Şevket Atay 1985 yılında Osman Hanetan adına düzenle- dikleri ve müfredatı tutanağa geçen faturaları gerçek dışı düzenledik- lerini, fatura üzerinde yazılı katma değer vergisinin yarısını alıcı- dan aldıklarını beyan ve ifade ettikleri, ihtirazı kayıt koymadan imza ladıkları 20.12.1985 tarihli tutanaklardan anlaşılmaktadır. İnceleme elemanlarınca ifadesi alınamayan Kazım Köse, Orgun Akbaş ve Mustafa Balcı noterde düzenlenmiş 21.3.1986 ve 6.5.1986 tarihli ifade- lerinde, davacıya fındık sattıklarını ve fatura bedelini katma değer vergisi ile birlikte tahsil ettiklerini ifade etmişlerse de, daha son- ra Kazım Köse'nin Gelirler Başkontrolörü Hasan Şehri'ye verdiği 1.8. 1986 tarihli ifadesinde; kendisinin 1985 yılının Eylül ayına kadar nak liyecilik faaliyetinde bulunduğunu, daha sonra Adapazarı Vergi Dairesi ne müracaat ederek GA-53-698 hesap numarasında kayıt olduğunun 3 cilt fatura ve 3 cilt sevk irsaliyesi tasdik ettirdiğinin herhangi bir def- ter tasdik ettirmediğini ve tutmadığını, birçok kişiye fındık satmadan gerçek dışı fatura verdiğini, bu arada davacıya önceden tasdik ettirdi ği, faturaların 1.cildini pullu ve üzeri imzalı verdiğini, kendisine fındık satmadığını, faturalar ve irsaliyelerdeki yazıların kendisine ait olmadığını, sadece imzaların kendisine ait bulunduğunu beyan etti- ği, yine Ünye Vergi Dairesinin GA-25743 hesap numarasında kayıtlı mü- kellef olarak görülen Mustafa Balcı'nın aynı kontrolöre verdiği 11.9. 1986 tarihli ifadesinde; kendisinin fakir, işsiz ve hasta olduğunu, fındık tüccarlarının kendisini paravan olarak kullandıklarını, 1985 yılında Davacı Osman Hanetan'a 300-400 ton civarında gerçek hilafına fındık satmış gibi fatura düzenlediğini, karşığında 400.000 lira komis yon aldığını, başka para almadığını ve herhangi bir belge imzalamadığı nı, faturadaki yazıların Osman Hanetan'ın yeğeni Ömer'e ait olduğunu, yalnız faturadaki imzaların kendisine ait bulunduğunu beyan ettiği an- laşılmaktadır. Hernekadar, ifadeleri alınan Şevket Atay, Abdullah Köse ile Kocaeli Kontrol Memurlarınca ifadesi alınamayan Kazım Köse, Mustafa Balcı, Or- gun Akbaş ve Yaşar Yalçın Ceza Mahkemesinde tanık olarak verdikleri ifadelerinde, davacıya fındık sattıklarını bedelini aldıklarını ifade etmişlerse de; gerçek dışı fatura düzenlemekten dolayı gerek vergi so- rumluluğu, gerekse cezai sorumluluğa katılmaktan kaçınmak amacıyla in- celeme elemanına verdikleri ifadeleri değiştirdikleri, ifadesi alınama yanlarında davacı lehine ifade vermiş olacakları gözardı edilemez. Defterdarlık Kontrol Memurlarınca ifadesi alınamayan Kazım Köse Gelir- ler Başkontrolörüne verdiği ifadesinde, açık olarak defterinin olmadı- ğını, fatura ve sevk irsaliye ciltlerinin elinde bulunmadığını ifade etmiştir. Bu durum Kazım Köse'nin düzenlediği faturaların da gerçek dışı olduğunu ortaya koymaktadır. Kazım Köse'nin ilgili dönemde davacı adına düzenlediği fatura tutarı- nın 900 milyona ulaşması ve fındık alışlarının büyük bir kısmının bu kişinin düzenlediği faturalarla giriş gösterilmesi, fındık alışlarının genelde müstahsilden yapıldığı halde, tüccardan alınmış gibi işlem ya- pıldığını göstermektedir. Davacı tarafından, inceleme elamanlarınca düzenlenen tutanağın okutul- madan imzalatıldığı ileri sürülmüştür. Ancak milyarlarca liralık ciro- su bulunan büyük bir ticari işletmenin sahibi olan kişinin kendisi ile ilgili soruşturma ve incelemeye ilişkin beyan ve ifadesini içeren tuta nağı okumadan imzalaması düşünülemiyeceği gibi, kendi aleyhine gerçek dışı beyanda bulunduğu da söz konusu olamaz. Esasen sözü edilen tutana ğın, baskı ve zorlama ile imza ettirildiği yolunda bir iddia ileri sü- rülmediği gibi, buna ilişkin bir kanıt da ibraz edilmemiştir. Yükümlünün inceleme elamanlarına verdiği ifade ve beyanların doğuraca- ğı cezai sorumluluklardan kurtulmak amacıyla, emniyette ve ceza mahke- mesinde ifadesini değiştirmesi doğal olduğundan, inceleme elemanına verdiği ifadeyi saptayan inceleme tutanağına delil olarak itibar edil- mesi gerekir. Bu bakımdan inceleme elamanınca saptanan matrah üzerinden yükümlü adı- na katma değer vergisi salınması ve kaçakçılık cezası kesilmesi yerin- de olup, mahkemece tarhiyatın yazılı gerekçe ile terkin edilmesinde isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, mahkeme kararının bo- zulmasına karar verildi. BŞ/SE |
Bu site telif yasaları kapsamında koruma altındadır.
Site içeriğinin ticari amaçla kopyalanması ve kullanılması yasaktır.
Copyright 2010 BETA