7. Ceza Dairesi 2004/14955 E., 2006/11098 K.
ANONİM ŞİRKET
“İçtihat Metni”
4389 sayılı kanuna muhalefetten sanık; U... hakkında yapılan
duruşma sonunda; Hükümlülüğüne ve memuriyetten müebbeten men
edilmesine dair ANKARA 10. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 6.3.2003
tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından
süresinde istenilerek dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığının bozma
isteyen 16.4.2004 tarihli tebliğnamesiyle daireye verilmekle
dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği
görüşülüp düşünüldü.
I-29.1.1990 gün ve 20417 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak
yürürlüğe giren 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname‘nin 3771 sayılı
yasanın 3.maddesiyle yeniden düzenlenen 11/b.maddesinde; KİT
personelinin, teşebbüslerin ve bağlı ortaklıkların paralarına ve
para hükmündeki evrak ve senetlerine ve diğer mevcutlarına karşı
işledikleri suçlardan dolayı memur sayılarak haklarında TCK.nın
2‘nci kitap üçüncü ve altıncı bablarındaki hükümlerin uygulanacağı
kurala bağlanmış ve buna bağlı olarak T.C.Ziraat Bankası
personelinin banka parasını mal edinmesinin diğer koşulların
oluşması halinde zimmet suçunu oluşturacağı gözetilerek, 4389 sayılı
Bankalar Yasasının 22/11.maddesi yollamasıyla anılan banka
personelinin zimmet suçlarında daha ağır hükümler taşıyan TCK.nın
202.maddesinin uygulanması gerekeceği kabul edilmiş ise de;
25.11.2000 tarihinde yürürlüğe giren 4603 sayılı kanunun
1.maddesinin 5.bendinde 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin
bankalar hakkında uygulanmayacağının belirtilmiş olması ve bunun
sonucunda artık TCK.nın uygulanması açısından memur sayılma olanağı
bulunmayan T.C. Ziraat Bankası personelinin TCK.nın 202.maddesinde
yazılı zimmet suçunu işleyemeyeceği, Dairemizce de benimsenen
Yargıtay Yüksek Ceza Genel Kurulunun 8.2.2005 gün ve 5-146-7 sayılı
kararında da belirtildiği üzere sanık hakkında 4389 sayılı Bankalar
Kanununun 22/3.maddesi gereğince uygulama yapılması gerekeceği
düşünülmeden uygulama yeri bulunmayan TCK.nın 202 ve müteakip
maddeleri uyarınca ceza tayini;
Yasaya aykırı ve;
II-Hükümden sonra 1.11.2005 gün 25983 mükerrer sayılı Resmi Gazete
de yayımlanarak yürürlüğe giren 5411 sayılı Bankacılık Kanunu‘nun
168.maddesinin A fıkrası ile “bu kanunun geçici maddelerindeki
düzenlemeler hariç olmak üzere 18.6.1989 tarihli ve 4389 sayılı
Bankalar Kanunu ile ek ve değişiklikleri”, 1.6.2005 tarihinde
yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama
Şekli Hakkında Kanunun 12.maddesinin b fıkrası ile de, “765 sayılı
Türk Ceza Kanunu ve bütün ek ve değişiklikleri” yürürlükten
kaldırılmış olup, aynı tarihte yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza
Kanununun 7.maddesi uyarınca lehe olan yasaların belirlenip sonucuna
göre sanığın hukuki durumunun takdir ve değerlendirilmesinde
zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii‘nin temyiz itirazları bu itibarla
yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten
dolayı 5320 sayılı yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan
1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 8.6.2006 günü
oybirliğiyle karar verildi. |