1. Hukuk Dairesi 1989/14623 E., 1990/5200 K.
ELATMANIN ÖNLENMESİ
HARİCİ SATIŞ
İPTAL VE TESCİL
İYİ NİYET
“İçtihat Metni”
T.C.
Y A R G I T A Y
Birinci Hukuk Dairesi
E. 1989/14623
K. 1990/5200
T. 10.4.1990
ÖZET : Davacıların, tapu dışı satın almadan itibaren dava konusu
taşınmazda
meyve bahçesi yetiştirdikleri ve meyve ağaçlarının bedelinin yer
değerinden
fazla olduğu saptanmıştır.
Temlik davacıların meyve bahçesi yetiştirmede iyi niyetli oldukları
ve
temliken tesçile ilişkin diğer yasal koşulların gerçekleşmiş
bulunduğu
anlaşıldığına göre temliken tesçil davasının kabul edilmesi ve
elatmanın
önlenmesine ilişkin karşılık davanın da reddedilmesi gerekir.
(743 s. MK. m. 618, 2)
Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada:
Davacı ve davalılar, tapu dışı satın almaya ve Medeni Yasanın 655.
maddesindeki koşulların yararlarına gerçekleştiği olgusuna dayanarak
145
parsel tapu kaydının iptaliyle adlarına tescilini istemişlerdir.
Davalı ve karşı davacılar ise, tapuya tutunarak aynı taşınmaza
elatmanın
önlenmesini istemişler, haklarında açılan davanın ise reddi
gerektiğini
savunluşlardır.
Mahkemece, iptal ve tescil isteğinin reddine, elatmanın önlenmesi
davasının
ise kabulüne dair verilen karar yasal süresi içerisinde duruşmalı
inceleme
yapılması isteği ile iptal davacıları vekili tarafından temyiz
edilmekle;
süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin
kabulüne
karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklaması dinlendi,
duruşmanın
bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı, bilahare dosya incelenerek
gereği
görüşülüp düşünüldü:
Esas dava Medeni Yasasının 655. maddesi yoluyla 650. maddesine
dayalı temliken
tescil; karşılık dava ise, tapuya dayalı elatmanını önlenmesi
isteğine
ilişkindir.
Hemen belirtmek gerekir ki, tapulu taşınmazın harici satışının
geçersiz
olduğunun kabulü doğrudur.
Nevar ki, toplanan tüm kanıtlara göre kayıt maliki Naciye ve
çocukları Akşehir
İlçe merkezinde oturmaktadır. Anne Naciye’nin köydeki bütün
taşınmazları oğlu
Faruk aracılığı ile satışa çıkarılmış, en fazla bedel önerenlere
tapu dışı
satış yapılıp, arazi teslim edilmiş ve bunların çoğuna daha sonra
kayıt
maliki Naciye tarafından kayden de devir yapılmıştır.
Temlik davacıları da çekişmeli taşınmazı aynı yolla haricen satın
almışlar ve
tapuda temliki gerçekleştirmeden kayıt maliki Naciye ölmüştür.
Davacıların
tapu dışı satın almadan itibaren burada meyve bahçesi
yetiştirdikleri ve
meyve ağaçlarının bedelinin yer değirinden fazla olduğu
saptanmıştır. Esasen
bu hususlar yanların ve mahkemenin de kabulündedir.
Kayıt maliki annenin harici satışı gerçekleştiren oğlu Faruk ile
birlikte
hareket ettiği açıktır. Aynı nitelikteki emsal satışlara konu dava
dışı
kişilerin tapuları verilmiştir. Aradan uzun yıllar geçmesine karşın
karşı
davacıların somut olaydaki davranış biçiminin Medeni Yasanın 2.
maddesinde
öngörülen objektif iyiniyet kuralı ile bağdaşır yönü
bulunmamaktadır.
Bu durumda, temlik davacılarının meyve bahçesi yetiştirmede
iyiniyetli
olduklarının ve temliken tescile ilişkin diğer yasal koşulların
gerçekleştiğinin kabulü gerekir.
Hal böyle olunca da, temliken tescil davasının kabul edilmesi ve
elatmanın
önlenmesine yönelik karşılık davanın ise reddedilmesi gerekirken,
kanıtların
değerlendirilmesinde ve uyuşmazlığın nitelendirilmesinde yanılgıya
düşülmek
suretiyle yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir. Temyiz
itirazları
yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK. nun
428.
maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 16.5.1989 tarihinde yürürlüğe giren
Avukatlık
Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili
için 100.000
lira duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden tahsiline ve
alınan peşin
harcın temyiz eden geri verilmesine, 10.4.1990 tarihinde
oybirliğiyle karar
verildi.
|