18. Hukuk Dairesi 1997/10263 E., 1997/11244 K.
KAMULAŞTIRMADA ARSA DEĞERLENDİRİLMESİ
KAMULAŞTIRMADA DAVA AÇMA SÜRESİ
İçtihat Metni
T.C.
Y A R G I T A Y
18.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
1997/10263 1997/11244
Y A R G I T A Y İ L A M I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki
bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
1-Dava konusu taşınmazların 1/1000 ölçekli uygulamalı plan
kapsamında
olduğu kabul edilerek değerlendirme arsa olarak yapılmış ise de
dosya
içeriğinden, dava konusu taşınmazların nazım imar planı kapsamında
yer
almakta iken belediyece gecekondu önleme bölgesi olarak
nitelendirilmiş ve
1/1000 ölçekli imar planı bu amaçla yapılacak kamulaştırma nedeni
ile
düzenlenmiştir. Yargıtayda yerleşmiş uygulamalara göre taşınmazın
kamulaştırmanın gerçekleşmesi için ve bu amaçla plan kapsamına
alınmış
olması, onun tek başına arsa olarak değerlendirilmesine yeterli
olmayıp
belediye hizmetlerinden (yol, su, elektrik vs.) yararlanması ve
meskun yerler
arasında yer alması gerekir.
Tamamı 40.700 m2 civarında olan bu taşınmazların üzerinde bir kaç
tane
izinsiz ve ruhsatsız yapı bulunması taşınmazın iskan edilmiş olduğu
anlamına
gelmeyeceği de dikkate alınarak bu konuda araştırma yapılıp ikmal
edilmeden
taşınmazın arsa olarak kabul edilmesi,
2-Kamulaştırma Kanununun 11. maddesinin G bendi hükmüne göre
arsalar,
kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre
değerlendirilir. O nedenle somut emsal alınan 248 parselin
kamulaştırma
sebebiyle açılan bedel arttırımı davasında ulaşılmış bulunan fiyatı
dikkate
alınarak değerlendirme yapılmış olması yasaya aykırıdır. Bazı
hallerde aynı
taşınmazın bir bölümünün kamulaştırma sebebiyle açılan bedel
arttırımı
davasında belirlenen fiyatı dikkate alınarak geri kalan bölümün
fiyatı
belirlenmekte ve bu uygulama Yargıtay’ca da kabul edilmekte ise de,
bu husus,
aynı taşınmazın kendi kendine emsal teşkil etmesi bakımından ve
bakımından
aynı taşınmazla ilgili değerlendirmede bir çelişki yaratmamaya
matuftur.
Başka bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin belirlenmesi, serbest
satışla
oluşan bedel belirlenmesinden farklıdır. İddia, talep ve savunma
sonunda
mevcut delillere göre değerlendirme yapıldığından, bu suretle
kesinleşen
taşınmaz fiyatları yasanın öngördüğü “emsal satışları” anlamında
değildir. O
halde Antalya gibi taşınmaz satışlarının yoğun olduğu bilinen bir
bölgede
uygun emsal araştırılıp bulunabilir iken bir taşınmazın kamulaştırma
değerinin emsal alınarak sonuca varılmış olması doğru değildir.
Diğer taraftan gecekondu önleme bölgesi olarak ayrılmış ve bu
suretle
kamulaştırılan taşınmazlarla ilgili 1/1000 ölçekli imar planı
yapılmış ve
dava konusu taşınmazlar bu plan gereği arsa olarak değerlendirilmiş
olduğuna
göre, dava konusu yerin gecekondu önleme bölgesi olması, plana göre
iki
kattan fazla inşaata izin verilmemesi gibi hususların
değerlendirmede dikkate
alınması gerekir. Taşınmazların bir bütün olarak ele alınıp üzerinde
imar
kısıtlaması ve bununla ilgili takyitler bulunmayan taşınmaz gibi
mütalaa
edilip değerlendirme yapılamaz. Değerlendirmede taşınmazların bu
niteliği
gözönünde bulundurulmalıdır.
Mahkemece uygun emsal araştırılması yapılıp yasaya uygun
karşılaştırmaları içeren ve taşınmazların niteliklerini gözönünde
bulunduran
ek bilirkişi raporları alınmalıdır.
3-139 parsel sayılı taşınmazla ilgili kamulaştırma evraklarının
getirtilmemesi doğru görülmemiştir.
4-Kamulaştırma işleminin davacılara hangi tarihte tebliğ edildiği
araştırılmadan davanın 2942 sayılı Yasanın 14. maddesinde belirtilen
30
günlük hak düşürücü sürede açıldığının kabul edilmesi de usul ve
yasaya
aykırıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın
yazılı
şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle
yerinde
olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince
BOZULMASINA,
temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
25.11.1997 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
|