2. Hukuk Dairesi 1996/4017 E., 1996/4015 K.
AYRI YAŞAMA HAKKI
BOŞANMA
NAFAKA
REDLE SONUÇLANAN DAVA
İçtihat Metni
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı:
Esas Karar
96/4017 96/4015
11.4.1996
Y A R G I T A Y İ L A M I
Özet:Boşanma davası retle sonuçlandıktan sonra uzun süre bu dava
sebebiyle ayrı yaşayamaz ve nafaka isteyemez.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli
mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği
görüşülüp
düşünüldü.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun
sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık
görülmemesine göre
davalının aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları
yersizdir.
2-“Karı kocadan biri; aile vazifelerini ihmal eder, yahut diğerini
tehlikeye, hacalete veya zarara maruz bırakırsa mütessir olan taraf
hakimin
müdahalesini talep edebilir.
Hakim, kabahatli olan tarafa vazifelerini ihtar eder ve bu semeresiz
kalırsa birliğin menfaatini sıyaneten Kanunda muayyen tedbirleri
ittihaz
eyler” (M.K. 161)
”Karı kocadan her biri, müşterek hayatın devamı yüzünden, sihhati,
şöhreti veya işinin terakkisi ciddi surette tehlikeye düştüğü
müddetçe ayrı
bir mesken edinebilir” (M.K. 162/1)
”Karı kocadan biri talep eder ve ayrı yaşamak keyfiyeti haklı
olursa,
Hakim hangisi tarafından diğerinin iaşesi için ne miktar muavenette
bulunulacağını tayin eder “ (M.K. 162/3)
Davacı, boşanma davası açılması sebebinin dışında diğer sebeplerle
ayrı yaşama hakkının doğduğunu, bu yaşama tarzında haklı olduğunu
iddia ile
eşinden nafaka istemektedir.
Yukarıda açıklanan kurallarda yer alan unsurların gerçekleştiği
ısbat
edilmedikçe dava kabul edilemez. (Y.H.G.K.nun 15.11.1995 tarihli
95/2-767-967
sayılı kararı.)
Bu yön gözetilip boşanma davası retle sonuçlanmış 28.6.1995
tarihinde
kesinleşmiş bulunmasına, davacı bu davada ayrı yaşama hakkının davam
ettiğini
kabule yeter bir delil getirmemiş olmasına göre kadının kendi
yararına nafaka
isteğinin reddi gerekirken nafakaya hükmedilmesi doğru
bulunmamıştır.
SONUÇ: 1-Davalının çocuğun nafakası yönünden temyiz itirazının reddi
ile hükmün bu bölümünün ONANMASINA,
2-Davalının kadına tayin edilen nafaka yönünden temyiz
itirazının 2. bentte açıklanan sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin
harcının
yatırana geri verilmesine oyçokluğuyla karar verildi. 11.4.1996
MUHALEFET ŞERHİ
Davalı koca davalı hakkında Medeni Kanunun 132. maddesine dayalı
dava
açmış, davacı ihtar üzerine eve gelmiştir. Davalı koca bunun üzerine
davacıyı
evden kovmuş ve Medeni Kanunun 134/1. maddesine dayalı boşanma
davası
açmıştır. Kocanın açtığı her iki davası da haksız bulunması sonucu
red
edilmiştir.
Kocanın eşini eve kabul etmediği ve Medeni Kanunun 152. maddesiyle
yükümlendiği görevlerini yerine getirmediği, red edilen davalarla
sabittir.
Kocası tarafından kabul edilmeyen kararın ayrı yaşamada haklılığını
kabul
eden mahkemenin kararı usul ve yasa hükümlerine uygundur. Zira
davacı
davalının hukuka aykırı davranışları sonucu birliğin dışına
itilmiştir.
Burada davacı yararına karine oluşmuştur. Karinenin aksinin
kanıtlanması
yükümlülüğü davalı kocaya aittir. Davalı karinenin aksini
kanıtlayamamıştır.
Hükmün onanması gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun bozma
gerekçesine katılmıyorum.
Üye
|