2. Hukuk Dairesi 2001/10587 E., 2001/14457 K.
BOŞANMA
KUSUR
MADDİ TAZMİNAT
MANEVİ TAZMİNAT
TAZMİNAT
İçtihat Metni
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
E. 2001/10587
K. 2001/14457
T. 23.10.2001
Y A R G I T A Y İ L A M I
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli
mahkemece verilen hükmün velayet ve tazminat yönünün temyizen
mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin
olunan bugün *temyiz eden Ali Irmak ile vekili Av. Çetin Doğan Çimen
ve karşı taraf İlkay Irmak vekili Av. Turgut Öcal geldiler.
Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara
bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün
dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun
sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık
görülmesine göre sair temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkeme tarafların karşılık davalarını kabul ederek boşanmaya
karar vermiştir. Boşanma sebebi mahkemede ispat edilmemiş ise de
taraflar ortada boşanmaya yol açacak bir olay olmadığı halde boşanma
davası açıp boşanma kararı oluşmasına yol açmışlardır. Bir tarafın
kusursuz kabul edilmesi doğru değildir. Medeni Kanunun 143. maddesi
şartları oluşmadan davacı-davalı İlkay yararına maddi ve manevi
tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Hükmün 2.bentte açıklanan sebeple BOZULMASINA, velayete
yönelik itirazların 1.bentte açıklanan sebeple REDDİNE, temyiz peşin
harcının yatırana geri verilmesine, duruşma için taktir olunan
97.500.000 Tl. vekalet ücretinin İlkay’dan alınıp Ali’ye verilmesine
oyçokluğuyla karar verildi. 23.10.2001 Sa.
MUHALEFET ŞERHİ
Boşanmaya neden olarak gösterilen olaylardan sonra taraflar bir
araya gelmiş, koca da 24.9.1999 tarihinde ihtar çekerek, 20.4.1999
tarihindeki olayları affetmiştir. Bundan sonra boşanmayı
gerektirecek bir olayın varlığı, kanıtlanamamıştır.
# Medeni Kanunun l34/1-2.maddesi uyarınca; Boşanma kararı
verilebilmesi için evlilik birliğinin, müşterek hayatı sürdürmeleri
eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit
olması gerekir. Oysa dinlenen davacının tanıklarının sözlerinin bir
kısmı Medeni Kanunun l34/l maddesinde yer alan temelinden sarsılma
durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise,
sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan
ibarettir. Bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin
takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar
verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Ancak boşanma hükmü temyiz
edilmediğinden bu yön bozma nedeni yapılamamış, yanılgıya işaret
edinilmekle yetinilmiştir.
Kadın boşanmaya neden olan olaylarda kusursuz olduğundan ve boşanma
yüzünden mevcut ve beklenen menfaatleri haleldar olduğundan hükmün
maddi tazminat yönünden onanması kanaatiyle değerli çoğunluk
görüşüne katılmıyoruz.
Üye Üye |